Son dönemlerde, FETÖ ile ilgili yürütülen operasyonlar hız kesmeden devam ediyor. Türk güvenlik güçleri, örgütün kökünü kazımak adına 30 ilde eş zamanlı bir baskın gerçekleştirdi. Bu kapsamda, 65 kişi tutuklandı. Ülke genelinde artan FETÖ terör örgütü faaliyetlerine karşı başlatılan bu operasyon, toplumda geniş yankı uyandırdı. Gözaltına alınan şüphelilerin, kamu kurumlarında görevli olanlar arasında olduğu öğrenildi.
Operasyon, Türkiye'nin dört bir yanındaki güvenlik ekiplerinin yoğun işbirliği ile hayata geçirildi. Ankara, İstanbul, İzmir, Bursa ve Adana gibi büyük şehirlerin yanı sıra pek çok ilin yer aldığı bu operasyonun temel amacı, FETÖ'nün yapısını deşifre etmek ve örgütsel bağlantıları ortaya çıkarmaktı. Emniyet Genel Müdürlüğü Terörle Mücadele Dairesi tarafından koordine edilen operasyon, uzun süredir sürdürülen istihbari çalışmaların sonucuydu. Bu doğrultuda, şüphelilerin kimlik tespiti ve adres belirleme süreçleri titizlikle yürütüldü. Güvenlik güçleri, operasyon için önceden hazırlanan detaylı istihbarat raporlarına dayanarak harekete geçti.
Tutuklanan şahısların büyük bir kısmının, daha önce FETÖ’yle bağlantılı oldukları gerekçesiyle çeşitli suçlardan aranmakta olduğu belirlendi. Şüphelilerin, özellikle kamu kurumları, eğitim sektörü ve hukuk alanında etkin olmaları, bu operasyonun birincil hedeflerinden biri haline gelmelerine sebep oldu. Emniyet yetkilileri, bu tutuklamalar sayesinde örgütün finansal yapısına ve lider kadrosuna dair elde edilmesi muhtemel bilgilerin artacağını öngörüyor. Yapılan açıklamalara göre, tutuklanan şahısların bir kısmı, FETÖ’nün sözde ‘sivil yapılanması’ içinde yer alıyordu. Bu tür yapılanmaların, devletin çeşitli kurumları içinde gizlice faaliyet göstermesi, FETÖ'nün tehlikesini arttırıyor.
Operasyon sonuçlanana kadar, elde edilen veriler, ilgili birimlerle paylaşıldı ve durum değerlendirmeleri yapıldı. Tutuklamaların ardından, FETÖ ile mücadele sürecinin daha da hızlanacağı ve yeni operasyonların geleceği sinyali verildi. Uzmanlar, Türkiye’nin terörle mücadelesinin kararlılıkla devam edeceğini ve bu tür operasyonların artarak süreceğini belirtiyor. Toplum içinde hazineler olarak tanımlanan eğitim kurumlarının FETÖ tarafından ele geçirilmesi, güvenlik güçlerinin daha çok dikkatli olmasını gerektiriyor.
Halkın büyük bir kısmı bu operasyonları desteklerken, devletin kararlılıkla yürüttüğü FETÖ ile mücadele konusunda güvenlik birimlerine bir kez daha destek vermesi çağrısında bulunuyor. Güvenlik güçlerinin, bu type yapıların kökünü kazımak için daha fazla işbirliği ve uyum sağlamaları gerektiği belirtiliyor. Operasyonun ardından yapılacak çalışmalar, Türkiye’nin geleceği açısından kritik bir öneme sahip. Ulusal güvenlik meselesi haline gelen FETÖ ile mücadele konusunda, sivil toplum kuruluşlarının ve kamuoyunun duyarlılığının arttırılması da gerekli görülüyor.
Sonuç olarak, 30 ilde gerçekleştirilen FETÖ operasyonu sadece bir başlangıç niteliğindeydi. Devletin terörle mücadele iradesinin pekiştiği bu dönemde, vatandaşların da ülke için duyarlı olmaları bekleniyor. FETÖ ile mücadelede elde edilen başarının artması için herkesin üzerine düşen sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiği vurgulanıyor. Ülkenin huzur ve güvenliği için atılan her adım, toplumun dayanışma içinde olmasını gerektiriyor. Bu bağlamda, ilerleyen günlerde FETÖ ile yürütülen mücadeleye dair yeni gelişmelerin yaşanması kaçınılmaz bir gerçektir.
